Efsane Ural'lar. 2.Dünya savaşında Rus ordusunun kullandığı istenildiğinde 2 çekerli olabilen Rusya'da el üretimi motosikletler. Fiyatları 17.000 Euro ile 20.000 Euro arasında değişen gereksiz pahalı bulduğum ömürlük motosiklet...
Aynı stant'ta gene ülkemize ilk defa giriş yapan İngiliz kökenli Hindistan üretimi ve yine efsanevi Royal Enfield'lar...
Fiyatları Hindistanda yaklaşık 5-10 bin TL arasında değişen modeller ülkemizde vergi ve satıcı firmanın işgüzarlığından 7000 euro'lar civarındaydı ve gene aynı Ural gibi bu'da Türkiye için bir hayal kırıklığı olacak...
Fuara gelme sebeplerimden birisi olan Ural'dan hayal kırıklığıyla ayrıldıktan sonra diğer bir amacım Türkiye lansmanı yapılan Honda Africa Twin'di...
Fiyatları 44.750 TL ile 47.000 TL (DCT) arasında değişen ve orjinal çanta seti ve koruma demiri 5000 TL olan Africa'lar herkes gibi benide büyüledi... En büyük korkum olan ayaklarımın yere değmeme korkusu gelip test etmemle bir hayli azaldı çünkü standart sele alçak konumdayken 83 cm ve bu benim için biraz yeterli. Biraz diyorum çünkü tam yüklü motorda ayakların yere basması çok önemli. Ayrıca satılan alçak sele (sanırım 78 cm) olduğunda belki biraz alçak kalacak ama ayaklarımın yere basacağından eminim.
Fuara gelme amaçlarımdan sonuncusu olan Yamaha Fazer 8'i neyazıkki göremedim. Etrafta okadar çok motor vardı ki hangisiyle ilgileneceğimi sapıtmıştım. Uzun zamandır motor görmeyen ben, fuar'da kendimi kaybetmiştim. Benimle birlikte fuara gelen kankim Erdoğan olmasa sanırım fuar kapanana kadar oralarda kalırdım.
Erdoğan'la yıllar önce CBR 900 gezimiz olmuştu üniversitede öğrenciyken. O zamanlarda benimle birlikte adım atmıştı motorsiklet dünyasına fakat okulumuz bitince uzak kalmıştı, işi olmamıştı. Yaklaşık 14 yıl sonra gördüğü, denediği bu motorlardan sonra sanırım tekrar eski duyguları kabardı...
Kankim Erdoğan'la yıl 2002. Kendisi kızlara bu fotoyu göstererek hava atıyorken 180 km/h'le gittiğimizi söylüyordu... :)
Bu yıl fuarda uzun yıllar önce yitirdiğimiz fakat bu sene Suzuki'yle yeniden hayat bulan, bence de ne eksik ne de fazla olan 750 cc tekrar aramızdaydı.
Kankim Erdoğan eski günlerinde...
Ve yine bir efsane... Artan Dolar ve Euro kur'u yüzünden her geçen gün pahalılaşan Honda Goldwing. 2 sene önce 70.000 TL iken şimdi 93.000 TL
İnsanın motorda bir tarzı olması yada şöyle anlatayım benim tarzım Racing yada benim tarzım Chooper veya Enduro, ben başka bir şeye binmem demesi, kendini sadece bir tarza adapte etmesi bana çok saçma geliyor. Motoruna göre sürüleceği, motoruna göre planlama yapılacağına inanan ben bugün altımda bir enduro olsa da yada yukarıdaki gibi Goldwing de olsa gideceğim yere motoruna göre sürerek giderim. Bu da aslında hayallerimi gerçekleştirmek için gereken motosikleti almamda sürekli çelişkiler yaşamama neden oluyor. Yapmak istediğim Avrupa turunu bir Goldwing'le yapabilirim bundan da çok büyük keyif alırım ama bir Hindistan - Nepal turunu çok rahat yapamam bu yüzden de bir Africa Twin işimi çok iyi görecektir. Avrupa turunu bir Fazer 8 le süratin doruklarına vararak da çok keyifli bir biçimde yapabilirim...
Bunların hepsini alabilecek imkanımız olmasa da birini alabiliriz ve rotamızı o na göre çizebiliriz derken birden çocuğum olduğu ve onları yalnız (...) bırakmamam gerektiğini düşünüyor ve planlarımı tam sonlanacakken gene erteliyorum. Bu yüzden en azından çocuk büyüyesiye kadar motosikletleri görmemeyi, düşünmemeyi bile göze aldım ama ne kadar başarabiliyorum...
Bu bakımdan fuar hakkında "gidip deneyeyim karar vermemde bana çok yardımcı olacak" derken şimdi "gittim kafam çok karıştı" aşamasındayım. Bu yüzden birçok motor denedim, birçok hayal kurup birçok farklı tarz, rota ve yaşam biçimi denedim kafamda.
En son geldiğim nokta sanırım şu : Motoruna göre bineceksin...
Unutmuşum İndian ve Victory lerde bu sene de ülkemize yeni gelen markalar. Fiyatlarıda en yüksek gurup içindeydi. Yaklaşık 140 bin TL lerdeydi. Harley'ler bu sene fuarda yoktu...
Şimdi fuardan birkaç fotoğraf...
